*Ural, Ayhan. (2021). Cumhuriyetin Toplumcu Eğitim Politikası Üzerine. Mektepligazete Bülten Tebeşir. 15(22). https://mektepligazete.com/public/file/bulten/mektepli-bulten_sayi15.pdf
Cumhuriyetin Toplumcu Eğitim Politikası
Üzerine*
Bu yazıda, Türkiye
Cumhuriyetinin kuruluş dönemi ve devamında uygulanan eğitim/kültür politikalarının
toplumcu niteliğine ilişkin genel bir çözümlemeyi hedeflemekteyim. Ayrıntıya
girmeksizin genel bir saptamayla ilgili dönemi kapsayan süreçteki eğitim
politikalarının, doğal olarak farklı kuram, felsefe ve ideolojilerin etki
alanında belirlenmiş olduğunu söyleyebilirim. Ancak, bu belirleme/belirlenme
sürecinin başat özelliği, toplumcu bir yönelimin öne çıkarılmış olmasıdır.
Eğitim politikalarına yansıtılan bu toplumcu motif, eğitim sisteminin temel
bileşenlerinin biri olan okul seçiminde de demokratik birlik okulu olarak yansımıştır.
Bu kısa girişten sonra,
tartışmayı zenginleştirecek somut olgulara yer verebilirim. Çözümlemeye tabi
tuttuğumuz dönem, cumhuriyetin kuruluş sürecini de kapsayan 1920’li yılların
başları ile 1940’lı yılların sonlarına kadar olan dönem. İlgili dönemde eğitim, henüz temel bir insan
hakkı olarak uluslararası bir bildirgeyle güvence altına alınmamış, eşit
yurttaşlık düşüncesinin yaygın bir pratiği oluşmamış. Bu dönem, özgürleşmenin
aydınlanma ile gerçekleşme inancı yeni yeni uygulama olanağı bulduğu,
demokratik toplum idealinin genel zorluklarının egemen olduğu bir dönem. Birçok
başka olumsuzluğu da ekleyebileceğimiz bu koşulların en zorlusu da zaferle
sonuçlanmış uzun süreli bir kurtuluş savaşının yoksunluklarının egemen olduğu
bir dönem olması. Bütün bu koşullarda benimsenen dönemin eğitim
politikalarından birkaçını hatırlatmak isterim.
·
Bağımsızlık
mücadelesinin sürdürüldüğü bir sırada eğitim kongresinin toplanması.
·
Kamucu eğitimin
ilk kilometre taşlarından olan, eğitimin birleştirilmesine ilişkin düzenleme.
·
Eğitim
bakanlığının merkez ve taşra örgütlerinin yapılandırılması.
·
Öğretmen
yetiştirme ve istihdamına ilişkin düzenleme.
·
Türk Ocakların
yurt sathında yaygınlaştırılması.
·
Alfabe
devriminin yapılması.
·
Millet
mekteplerinin açılması.
·
Halkevlerinin
kurulması.
·
Üniversitenin
yeniden açılması.
·
Köy
enstitülerinin açılması.
·
Tercüme
bürosunun kurulması.
·
…
Bunlar ve diğerleri, herbiri
cumhuriyet devriminin temel taşları ve taşıyıcı unsurları. Toplumsal yaşamın
belirleyicisi bu eğitim ve kültür politikalarının -uygulamaların- ortak
özelliği, toplumcu bir felsefi, ideolojik ve kuramsal zemine dayalı
olmalarıdır. İlgili döneme ilişkin hangi yönelimi ele alırsak alalım, bu
toplumsal motifi açık bir şekilde görebiliriz. Cumhuriyetin kuruluş sürecinin
temel yönelimlerinden biri olan toplumsal birlik hedefi, dönemin eğitim politikalarıyla desteklenmiş
ve başarılmıştır. Ancak bu seçim, 1950’li yıllarda terkedilerek kalıcı
kılınamamıştır. Bu dönemden sonra benimsenen liberal eğitim politikalarının
yaratmış olduğu eşitsizlikler, eğitim alanında yaratılan yeni sorunlarla
artarak günümüze kadar gelmiştir.
Bu gün biz eğitimcilere,
cumhuriyetin toplumcu eğitim politikalarını üretenleri saygıyla anmak, onların
ülkülerini anlamak, mücadelelerini selamlamak ve onlardan ilham almak düşmekte.
Demokratik bir toplum için büyük bir dayanışma sergileyen dönemin bilimci,
politikacı, bürokrat ve yurttaşlarını örnek alabilmeliyiz. Bugün de demokratik
birliğe gereksinimiz aynı şiddette sürmekte. Bütün boyutlarıyla yıkıma
uğratılmış toplumsal yapı, yeniliberal eğitim politikalarıyla eğitimi toplumsal
yeniden üretim aracı olarak kullanmakta ve toplumsal sınıflar arasındaki
eşitsizlikleri derinleştirerek yeniden üretmekte. Bütün bu olumsuzluklardan
kurtulmak için yeniden toplumcu eğitim politikalarına dönebilmeliyiz. Bunun
için şu temel ilkeler, yol gösterici olacaktır:
- Eğitimi
bir insanlaşma süreci olarak tanımlamak.
- Eğitimi
temel bir insan hakkı olarak kabul etmek.
- Eğitimi
bir özgürleşme pratiği olarak anlamak.
- Eğitimi
kamusal bir hizmet olarak sunmak / istemek.
- Eğitimi
demokratik birlik aracı olarak kullanmak.
- Eğitimi
bilimsel olarak gerçekleştirmek.
- Eğitimi
lâik bir anlayışla örgütlemek.
- Eğitimi dayanışma, barış ve kardeşlik aracı olarak görmek.
- …